Wednesday, January 27, 2010

Oğlumla arkadaş olduk! "Nasıl?" derseniz cevabı yazıda!



Çocuklarımla veya öğrencilerimle arkadaş olmak gibi bir çabam olmadı. Çünkü ben, ne çocuklarımın ne de öğrencilerimin arkadaşıyım. Bir babanın çocuklarıyla ve bir öğretmenin de öğrencileriyle arkadaş olması fikri, Amerika'da yıllar önce denenmiş ve iflas etmiştir! Anne-babalar çocuklarla arkadaş gibi olunca, onlara annelik-babalık yapacak bir otorite kalmamıştır. Dolayısıyla, bana düşen baba, öğretmen veya danışman olmaktır. Şimdi ben herkesle arkadaş olursam, babalığı, öğretmenliği veya danışmanlığı kim yapacak?:)

Birisiyle arkadaş olmayışımın anlamı "düşman" olmak veya çatışmak değildir. Mesela benim oğlum bazen ofise gelir,
birlikte çıkar yemek yeriz, kahkaha dolu muhabetlerimiz olur ve onun hiç bir fikrini küçümsemem. Laf aramızada, keratanın sohbetleri de keyiflidir. Ama o, bir süre sonra çok sevdiği arkadaşı Mahmuthan'ın yanına kaçma yolları arar! Çocuk haklı; o 11 yaşında ben 42 yaşındayım! 42 yaşındaki bir adamın oğluyla arkadaş gibi olmaya çalışması komiktir.




Oğlumla herşey hakkında konuşur-gülüşürüz; benim konuşmalarımdaki komik hataları bulur ve kahkahayı basar. Ama ciddî bir ses tonuyla: "Oğlum okumalar, dersler vs nasıl gidiyor?" dediğim zaman da hazrola geçer. :) Bunu da yapması gerekir ve bu da arkadaşlık bağıyla olmaz! Arkadaşınız size böyle bir soruyu çok ciddî bir şekilde sormaz ve sorsa da siz hazrola geçmezsiniz. Ayrıca 5 yaşımdaki bilmiş kızımın bizi ustaca manüple etme çabalarına da bir arkadaş değil, onu seven, ama ona "esir" olmayan bir baba son verebilir! :) Gelecekte ne olur bilemem, ama tavrım her zaman bu yönde olacak sanırım. Ama şu çok önemlidir: Aile bireyleri, sizin nelerden rahatsız olduğunuzu veya neleri takdir edip-sevdiğinizi bilmeliler; Bunlar da her gün değişmemelidirler.

Öğrencilerimin bir öğretmene, danışanlarımın bir danışana, çocuklarımın bir babaya ihtiyaçları var. Şükür ki, onların arkadaşları çok, onlarla bir de benim arkadaş olmam gerekmiyor. Zaten benim amacım, onlara hayatlarını zenginleştirmeleri, sağlıklı, saygın arkadaşlar edinmeleri için yardımcı olmak ve bir gün ben olmasam da iç ve dış kaynaklarını kullanacak duruma gelip-özgürleşmelerine katkıda bulunmaktır. Tabiri caizse, ben sevdiklerimle "kanka" değil, irtibatta olmayı önemserim! İhtiyaç duydukları zaman bana ulaşabileceklerini bilmeleri önemlidir, ama sürekli benimle olmaları gerekmiyor. Çünkü onların kendilerine ait bir hayatları var. Bu, onlarla zaman geçirmekten keyif almadığım veya onlarla ancak gerektiği kadar görüşüyor olmam anlamına gelmez; öğrencilerimle veya danışanlarımla, oğlumla olduğu gibi zaman geçirmeyi çok severim, çok eğlenceli sohbetlerimiz olur, çok çeşitli ve ilginç konularda fikir alış-verişleri yaparız. Ama bütün bunları yaparken kullandığımız o tarzın temelinde, benim öğretmen, danışılan veya baba olduğuma dair o farkındalık vardır.






Peki o zaman "Oğlumla arkadaş olduk" şeklindeki bu başlık nedir? Oğlumla Facebook' ta arkadaş olduk! Odur!
----------------
Savaş ŞENEL: Vizyonu, Misyonu ve Değerleri
---------------
Konuyla ilgili film-kitap önerileri yapmak-almak ve yorumlarınız için:
MSN:
savassenel@hotmail.com
savassenel@savassenel.com
Skype: savas.senel
Twitter: savassenel
-------------------




No comments:

Post a Comment